Yoğun bakım hemşirelerinin mahremiyet algısı ve etkileyen etmenlerin belirlenmesi

Abstract

Yapılan çalışmada yoğun bakım hemşirelerinin mahremiyet algısı ve etkileyen etmenlerin belirlenmesi amaçlandı. Şubat 2021 ve Ağustos 2021 tarihleri arasında bir Şehir Hastanesinin erişkin yoğun bakım ünitelerinde çalışmakta olan 360 hemşireden çalışmaya katılmayı kabul eden 284 hemşire ile gerçekleştirildi. Çalışmanın verileri Demografik Bilgi Formu ve Mahremiyet Ölçeği kullanılarak elde edildi. Veri analizlerinde SPSS 25 programı kullanıldı. Sonuçlar %95‟lik güven aralığında ve p<0,05 düzeyinde değerlendirildi. Ölçek sorularının puanı değerlendirildiğinde; bireylerin bu ölçek sorularından alabileceği en yüksek puan 5 en düşük puan ise 1'dir. 5 puana yakın puanlar, bireylerin hasta mahremiyeti ve kişisel gizliliğini gözettiklerini göstermektedir. Bu çalışmada ölçeğin Cronbach Alpha İç Tutarlılık Katsayısı 0,93 olarak bulundu. Yoğun bakım hemşirelerinin %85,2'si 30 yaş altında, %68,3'ü kadın ve %78,9'u bekar olduğu tespit edildi. %84,2'si lisans mezunu olan hemşirelerin, %83,8'inin mesleki deneyim süresinin beş yıl altında olduğu ve yaklaşık yarısının çalıştığı birimdeki yatak sayısının 9 ile 16 arasında değiştiği belirlendi. Yoğun bakım hemşirelerinin %84,3'ünün mahremiyet eğitimine katıldığı, %80,6'sının mahremiyet ihlali hakkında bilgi sahibi olduğu ve %89,1'inin hasta ve yakınlarının haklarıyla ilgili bilgi sahibi olduğunu düşündüğü belirlendi. Hemşirelerin Mahremiyet Ölçeğinden elde ettikleri puan ortalaması, 4,46 ± 0,46 olarak bulundu. Alt boyutların yüksekten düşüğe doğru bedensel mahremiyet (4,60 ± 0,52), kendini koruyamayanların mahremiyeti (4,58 ± 0,54), uygun ortam sağlama (4,50 ± 0,58), özel hayat/kişisel bilgilerin gizliliği (4,49 ± 0,50) ve cinsiyete ilişkin mahremiyet (4,18 ± 0,67) şeklinde sıralandığı belirlendi. Araştırmaya katılan yoğun bakım hemşirelerinin yaş grupları, eğitim düzeyleri ve çalıştıkları birimin yatak sayıları ile Mahremiyet Ölçeği alt boyut puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak farklılık bulundu (p<0,05). Araştırmada yoğun bakım hemşirelerinin mahremiyet eğitimlerine katılma durumları, Hasta Hakları Yönetmeliğinin mahremiyet ile ilgili bölümünü okuma durumları, çalıştıkları birimin mahremiyet olanaklarına ilişkin görüşleri, mahremiyet ihlali hakkında bilgi sahibi olma durumları, hasta ve yakınlarının hakları ile ilgili bilgi sahibi olma durumlarına yönelik tüm alt boyutlarında anlamlı farklılıklar olduğu saptandı. Hasta mahremiyetindeki farklılıkların geliştirilmesi için bu tür çalışmaların daha büyük gruplarda yapılarak sonuçların kişilerle paylaşılmasının doğru olacağı kanaatindeyiz.

In this study, it was aimed to determine the perception of privacy of intensive care nurses and the factors affecting them. It was carried out with 284 nurses who agreed to participate in the study from 360 nurses working in adult intensive care units in City Hospital between February 2021 and August 2021. The data of the study were obtained using demographic information form and privacy scale. Spss 25 program was used in data analysis. The results were evaluated in the 95% confidence range and p< 0.05. When the score of the scale questions is evaluated; The highest score that individuals can get from these scale questions is 5 and the lowest score is 1. Scores close to 5 points indicate that individuals observe patient privacy and personal confidentiality. In this study, the Cronbach Alpha Internal Consistency Coefficient of the scale was 0.93. It was determined that 85.2% of the intensive care nurses were under the age of 30, 68.3% were women and 78.9% were single. It was determined that 84.2% of the nurses had a bachelor's degree, 83.8% of them had less than five years of professional experience and the number of beds in the unit, where about half of them worked, ranged from 9 to 16. It was determined that 84.3% of the intensive care nurses participated in the privacy training, 80.6% were informed about the violation of privacy, and 89.1% thought that they had information about the rights of the patients and their relatives. It was identified that the average score of nurses from the Privacy Scale was 0.46 ± 4.46. Physical intimacy from high to low of lower dimensions (4.60 ± 0.52), privacy of those who cannot protect themselves (4.58 ± 0.54), providing suitable environment (4.50 ± 0.58), privacy of private life/personal information (4.49 ± 0.50) and gender-related privacy (4.18 ± 0.67). There was a statistical difference between the age groups of intensive care nurses who participated in the study, their education level and the number of beds of the unit they worked in and the averages of the Privacy Scale subdivision score. In the study, significant differences were found in all subdivisions of the participation of intensive care nurses in privacy trainings, their reading of the privacy section of the Patient Rights Regulation, their views on the privacy possibilities of the unit they work for, their knowledge of privacy violations, and their knowledge of the rights of patients and their relatives. In order to improve the differences in patient privacy, we believe that it would be correct to conduct such studies in larger groups and share the results with individuals.